Gürcistan Parlamentosu'nun “Avrupalı Sosyalistler” siyasi grubu başkanı Fridon Injia, Parlamento'nun hukuk komisyonu oturumunda “Halkın İktidarı” tarafından başlatılan kanun tekliflerine değinerek ana özünden bahsetti.
"Arkadaşlar, ben bir kez daha meclise sunulan ilk taslağın yarı kanun olduğuna ikna oldum ve ilk taslağın neden yarı kanun olduğunu düşündüğümü açıklamak istiyorum.
Öncelikle şeffaflığa dikkat çekmek istiyorum. Neden şeffaflık istiyoruz?
Sivil toplum sektörünün Avrupa, Asya veya Amerika Birleşik Devletleri tarafından finanse edildiğini öğrendik.
İlk taslağa göre örgütün faaliyetlerinde şeffaflığa dikkat çekiliyor ama devletin çıkarları burada nerede?!
Şeffaflık anlaşılır bir şeydir, ancak bir sonuca yol açmalı, devletin çıkarları dikkate alınmalı veya devletin zararlı eylemlerinin önlenmesi konusu belirlenmelidir.
Onun için bu kanun taslağı yarı kanundur ve devam ettirilmesi gerekmektedir.
Hükümetin istifasını isteyen bir sivil toplum kuruluşu kurulur. Teknik bir hükümet oluşturun. Burada birkaç sorun var.
Sivil toplum kuruluşları, siyasi partiler gibi siyasi yapılar oluşturmuştur.
Bütün kanunlar devlet çıkarlarına göre çıkarılmalıdır.
Ajan terimiyle ilgili olarak Fridon Injia, bu terimin dünyada ve aralarında, Gürcistan'da ve çeşitli yapılarda yerleşik olduğunu ve milletvekilinin bunda bir sakınca görmediğini kaydetti.
Ayrıca, siyasi grubun başkanı böyle bir statüden daha fazla gurur duyabileceklerini düşünürken, ajan terimini olumsuz bir bağlamda algılayanların faaliyetleri, korktukları ağır faillik biçimidir.
Milletvekiline göre, son günlerde yaşanan siyasi olaylardan yola çıkarak pek çok "ilginç" şey ortaya çıktı ve buna dikkat edilmesi gerekiyor.
TBMM Hukuk İşleri Komisyonu toplantısında, ilk okumada "Halkın Gücü" tarafından başlatılan iki farklı yasa tasarısı görüşüldü.
Yani, ilk okumada "Yabancı Ajanların Kaydı Üzerine" ve "Gürcistan Ceza Kanununda Değişiklikler Üzerine" ve yine ilk okumada "Yabancı Nüfuzun Şeffaflığına Dair" yasa tasarısı.